34,4676
2.959,36
9.367,77
Turunçlu Mahallesine açılmak istenen taşocağına karşı bir araya gelen mahalle sakinleri Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) heyetinin toplantı yapmasına izin vermedi. Taşocağı istemediklerini söyleyen köylüler heyetin köy meydanına girmemesi için davullu zurnalı insan barikatı kurdu.
Turunçlu sakinleri yediden yetmişe mahallelerine yapılmak istenen taşocağına karşı köy meydanında ‘Taş ocağı istemiyoruz’ ve ‘Taş ocağına hayır’ afişleri ile toplandı. Mahallelerinde yapılmak istenen taşocağı için ÇED toplantısı gerçekleşmesine izin vermeyen köylüler, bir araya gelip taşıdıkları afişler ve davul zurna eşliğinde yolu kapatarak ÇED heyetinin alana girmesine izin vermediler.
Turunçlu Mahallesinin taşocağına karşı mücadelesine Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit ve birçok dernek ve oda temsilcileri de katılarak destek verdi. Toplantıs öncesi ve toplantı aşamasında jandarma sıkı güvenlik tedbirleri alırken, vatandaşlar ‘Taşocağı istemiyoruz’ sloganları atarak davul zurna eşliğinde oyunlar oynadılar. ÇED heyetini köy meydanına girmesine köylüler müsaade etmezken, heyetle mahalle muhtarları görüştü ve toplantının yapılmadığına dair evrak düzenlendi.
ÖZYİĞİT, ÇEVREYE VERİLECEK HER TÜRLÜ ZARAR HAYIR DİYORUZ
Güney Gazetesinden Mahmut Dönmez’in haberine göre ;ÇED heyeti gelmeden önce köylülerle biraya gelen Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit taş ocağı hakkında konuştu. Taş Ocağı yapılmak istenen alanın birçok suyun geçtiği ve birçok mahalleye suyun bu alanlardan tedarik edildiğini söyleyen Abdullah Özyiğit, “Burada patlatılacak dinamitler, o su gözlerinin kapanması demek. Burada taş ocağı yapmak demek buranın tarımına, doğasına ve yeşiline zarar vermektir. Bu toplantıya katılan STK, oda temsilcilerimiz, muhtarlarımız ve halkımızla beraber hep birlikte diyoruz ki, ‘Burada taş ocağına hayır’” ifadelerini kullandı. Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaşın bütün dünyaya tarımın ve ziraatın önemini bir daha gösterdiğini söyleyen Özyiğit, “Ülkelerin ayçiçek yağı, buğday ve un telaşına düşürmesi, hepimize bir daha doğal tarım, temiz hava ve temiz suyun önemini bir daha göstermiştir. Artık kendi ayağımıza sıkamayız, onun için çevreye verilen her türlü zarara ‘Hayır’ diyeceğiz. Suyumuzu, narenciye bahçelerimizi ve doğamızı koruyacağız ve bu taş ocağının yapılmaması için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.
MUHTAR EROZYON TEHLİKESİNE DİKKAT ÇEKTİ
Abdullah Özyiğit’in ardından konuşan Turunçlu Mahalle Muhtarı Durmuş Patacı, “Köyümüze bir taşocağı açılmak isteniyor. Taşocağının yapılmak istendiği yerde bizim su kaynaklarımız var. Bozon, Karayazı, Turunçlu içme suyu kaynakları buradan geçiyor. Burada yetmişli yıllarda bir erozyon gerçekleşmişti ve burada yaşayan birçok vatandaş şehir merkezine göç etmişti. Taş ocağıyla beraber bir erozyon daha yaşamak istemiyoruz. Daha önce Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin burada taşocağı vardı o zaman çok büyük patlamalar yaşanmamasına rağmen, evlerimizin camları kırıldı ve evlerimiz zarar gördü. Kesinlikle köyümüzde taş ocağı istemiyoruz” dedi.
“BURADAN ÇIKACAK TAŞLAR ATATÜRK PARKININ DOLGUSU OLACAK”
Buraya yapılmak istenen taşocağının çevreye ve doğaya vereceği zarar kadar, insan sağlığına da zarar vereceğini söyleyen Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan, “Burada yapılacak taş ocağı çok ciddi hava, toprak ve su kirliliğine sebep olacaktır” dedi. Yapılmak istenen taşocağından çıkacak malzemenin liman genişletme projesi kapsamında Atatürk Parkında dolgu malzemesi olarak kullanılacağını iddia eden Aslan, “Liman genişletme projesine karşı olduğumuz kadar burada da taşocağının yapılmasına karşıyız ve suyumuzu, denizimizi, doğamızı korumak için Turunçlu’da da hukuki mücadele ve desteğimizi vereceğiz” sözlerini kullandı.
“ORMANA VE AĞACA ZARAR VERİR”
Yapılması planlanan taşocağının Turunçlu’ya 900 metre yakınında olduğunu belirten TMMOB Mersin Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Necmi Birim, “Şirket 67,96 hektarlık ruhsat alanının 41,60 hektarlık bölümü Çed Alanı olarak talep edilmekte olup, sahada 2.700.000 ton/yıl kapasite ile kalker ocağı ve kırma eleme tesisi işletilmesi planlanmıştır. Çed alanı 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planına göre Orman Alanı ve Tarım Alanı içerisinde kalmaktadır” dedi. Yapılmak istenen taşocağının ormana ve ağaçlara zarar vereceğini söyleyen Birim, “Biz Ziraat Mühendisleri Odası olarak taş ocaklarını tarım alanlarına, yerleşim alanlarına, orman alanlarına yakın bölgelerde istemiyoruz” dedi.
TOPLANTI YAPILAMADI
Yapılan açıklamaların ardından köye gelen ÇED heyeti köylülerin yolu kapatması sebebiyle köy meydanına giremedi. Yolu kapatan köylüler, davul zurna eşliğinde halaylar çalarak insandan barikat oluşturdular. Heyete toplantı yapmak istemediklerini söyleyen köylüler, muhtarların ÇED heyeti ile görüşmesini talep etti. Muhtarlarla görüşen heyet, toplantının yapılamadığına dair evrak imzalayıp gitti.
Turunçlu Mahallesi sakinlerinin itirazları sonucu gerçekleşmeyen ÇED toplantısının ardından Av. Semra Kabasakal, ÇED heyetiyle yapılan görüşmenin detaylarını açıkladı. Kabasakal, “Toplantının yaptırılmadığıyla ilgili bir şerh düşürüldü muhtarlarımız tarafından. Heyetten bazı arkadaşlar ilgili evraka ‘bilgilendirme yapılmamış’ diye yazmışlar sanki toplantı yapışta bilgilendirme yapılmamış gibi. Buna itiraz ettik, muhtarlarımız da uygun gördü ve vatandaşların taşocağını istemediğini yeniden yazdık belgeye. Bundan sonra muhtarlarımız taşocağını istemediklerine dair çevre müdürlüğüne tekrar dilekçe verecekler. Halkın istemediğine dair belgeleri de sunmuş olacağız” dedi. Köylüler son olarak taş ocağı istemediklerine dair imza topladı.